Uyku Eğitimi Hakkında Benim de Söyleyeceklerim Var Kardeşim




Gün geçmiyor ki ülkecek faydamız için sunulan bazı bişeylerin suyunu çıkarmayalım..

Önce anne sütü mevzusu patlak verdi..

Eğitimi, kültürü, ekonomik durumu sebebiyle hiçbir bilgisi olmadan aile planlaması yapmadan doğum yapan, yapmaya devam eden kadınları uyarmak maksatlı başladı bu proje..

Çünkü anne sütü zahmetli ve değerliydi.. Saat saat, dakika dakika hatta sürekli sürekli emzirmek gerekiyordu.. Sütü gelmiyorsa mutlaka bir yolu bulunurdu.. Yeter ki arasın insan.. "Öyle hemen pes etmeyin ANALAR! Önemsiz sandığınız anne sütü çocuğunuzun bağışıklığını güçlendirecek, zekasını geliştirecek! Anne sütü alan çocukların zekaları diğerlerine göre daha üstün, bağışıklıkları mama yiyenlere göre daha kuvvetli! Yapmayın etmeyin" Mesajlı kampanyalar başladı..

Haklıydılar. Bilmiyorsa bilgilendirilmeli insanoğlu.

Ama iş biyerde çığırından çıktı..

Anne sütü veremeyen tükaka! Verebilen "KIYMETLİMİSS İŞTE GERÇEKK ANNE" oldu.. O olmadıysa bundan ye, o işe yaramadıysa bundan iç.. Mutlaka anne sütü.. Süt Sütt!!! Vereceksinnn!! Git sağ kendini.! Sürekli sağğ! Vermen lazım senn annesin!! lere geldi olay..

Tamam daa anladık.. Anne sütü önemli!!1!1

Ama benim sütüm yetmedi.
Bi ayakkabı yemediğim kaldı.. neler denedim. Gelmedi mi gelmiyor kardeşim. En çok bi su işe yaradı.

O da biraz..

Ben de annemden 1 ay anne sütü alabilmişim.

Okula başladığımda okul aileme benim 2. sınıftan başlatılmamı önermiş. 25 yaşıma kadar da (ergenlik çağımdaki psikolojik mide ağrım hariç) Hiç hasta olmadım. Evet hiç. Nezle, grip, suçiçeği, bokböceği hiç bir hastalığa yakalanmadım ben...

Yani neymiş illa da anne sütü almayanlar Zeka Geriliği ya da Hastalıklı olmuyormuş..

He bu da şimdi emzirmeyin demek değil.. Şimdi yine yanlış yere çekilmesin.. Sadece sütü olmayan anneleri intiharın eşiğine getirmenin gereği yok demeye çalışıyorum.

Çok yanlış yerlere çekildi olay "Gerçek Annelerimiz" tarafından. Hemen kendilerine yonttular.. Hemen kendilerini ön plana atıp insanlara yafta yapıştırdılar..



Malesef uyku mevzunda da aynı şey oldu.

"Çocuğunuzun beyin gelişimi ve bir hayat düzeni oluşturulması için bebeğinize uyku eğitimi verin." Mesajlı bol pedagoglu çok psikologlu hastanelerin haber ilanları yayımlanmaya başlandı..

(Haber ilan nedir kısaca anlatayım: İnsanlar haber olduğunu sansın diye haber sayfasında yayımlanan ama aslında baya parasını bastırıp veren herkesin reklamının yapıldığı gazete/dergi sayfalarındaki ilanlardır. Örnek: "HedeHödö Hastanesi EdiBüdü Kliniği Bölüm Başkanı Çiçek AYÇİÇEK Ebeveynlerin en çok yaptığı Uyku Eğitimi hatalarından bahsetti!" Yani siz sanıyosunuz ki gazete gidip bu önemli bi durum diye haber yapmış.. Halbuki alakası yok hastane basmış parayı yapmış reklamı ;))

Ondan sonra sosyal medya da ve sosyal yaşantıda gelsin ANNE destekleri..

"EFENDİM BEN ZATEN UYKU EĞİTİMSİZ BİR ÇOCUK DÜŞÜNEMEZMEDİM HİÇ!!"

"AA UYKU EĞİTİMİ Mİ?? TABİ Kİ VERDİK!!!1!1 ÇOCUK AKLİ DENGESİNİ YİTİRDİ AMA OLSUN UYKUYA İSTEDİĞİMİZ SAATTE YATIYO" gibisinden..

eğer çocuğunuzu uyku eğitimi vermeden spontane büyütmüşseniz
"GEÇMİŞLER OLSUN AT BU ÇOCUĞU ÇÖPE! NAPALIM Bİ DAHAKİNE KISMET" mertebesine varabilecek konuşmalar.. Hadsizlikler silsilesi..

Evet ben de çocuğuma Uyku Eğitimi verdim.

Durun hemen vurmayın, bi açıklamama izin verin. :>

Ben etrafımda yaşayan bir çok insandan hep ders aldım.. onların yaşadıklarından ders aldım.  

-Kayınvalidesi ve kayınpederini sevmediği için çocuğunu onlardan uzak tutmaya çalışan bir arkadaşımın çocuğunun sadece o tarafa benzemesini, sadece o tarafı sevmesini gördükçe, 

-Bebeğini kimsenin kucağına vermeyen, bırak ellemeyi yattığı yerin tülbentini bile açtırmayan bir arkadaşımın çocuğunun asosyal olduğunu gözlemledikçe, 

-Çocuğu 1 sn bile ağlamasın diye ona kıyamayıp kocasını boşvermiş 3 yıldır çocuğunun yanında yatan arkadaşımın çocuğunun anne bağımlısı haline geldiğini gördükçe dedim ki BEN BÖYLE YAPMAYACAĞIM!

Çünkü bana göre (kim ne derse desin) çocuğa yerleşmiş yanlış bir davranış varsa bu anne-babanın eseridir. (Alkışlar)

Çocukla ilgili başarılı bir terbiye var ise de bu %50 çocuğun karakteri, %50 anne-babanın davranış başarısıdır.

Gelelim bizim durumumuza. Ben bu örneklerden yola çıka çıka her zaman kesin ve net konuştum. KUCAĞA ALIŞTIRMAYACAĞIM!

Bok.

Önce bi sakin ol düdükçüm. Bu senin değil bebeğin verebileceği bir karar ;) kıpss

Bu cor sesli doğduğu gün benim vücudumdan ayrıldığı anda yaygarayı basıyordu. Öyle böyle bir ağlama da değil hastaneyi inletecek cinsten. "Peki tamam daha ilk saatler dursun bakalım."lar "Ama doktor hanım bu 2 ay oldu hala üstümde uyuyo/yaşıyo alışmasın böyle böyle?"lere "Hımm sakınca yok diyosunuz ilk 3 ay?"lar "Ama artık gına geldi 4,5 aylık oldu bu dana bi zahmet insin üstümden"lere dönüştü.. Ama çocuk kucağımdan inmedi..

Tamam dedim zaten geceleri kendi odasında da uyuyo başlıyorum ben bu işe.

Öncelikle denemediğim yeni nesil concon İNTERNET annesi çözümü kalmadı hiçbiri de bi işe yaramadı çok afedersiniz..

1- Uyku rutini oluşturun - Diş fırçalamak, banyo yaptırmak, pijamasını giydirmek gibi şeyleri sırasıyla yapıp çocuğu uykuya hazırlamak.

DIIIITTT!! OLMADI

2- Uyku Arkadaşı edinin - Bebek, ayıcık vs alın onu alınca uyuyacağını bilsin..

DIIITTTT! OLMADI

3- Kitap Okuyun

DIIITT OLMADI!!

4- Temiz Hava Aldırın

DIIT OLMADIAAAAAAA başlarım ulan...

Çocuk herşeyi elinin tersiyle itti. istemedi.. En son herkesin bildiği anne yöntemini denemek kaldı.
5- YORMAK.!

o da olmadı :(

Demekki dedim bir gidişata bir programa bakmıyor bu iş. Ben çocuğun isteklerine göre bir yol bulacağım, kararlı olacağım ve olacak.

İtiraf edeyim ilk 1 hafta o içerde, ben kapısında, anneannesi salonda hep beraber hüngür hüngür ağladık.

Ben her seferinde "bu hepimizin iyiliği için. en çok da senin iyiliğin için annecim! Beni affet annecim" duygusallığıyla karışık kendimi  teselli ettim.

Önceleri ben çok kararsızdım. "Ağlatmalı mı ağlatmamalı mı ya travma olursa? Ya daha kötü bi etkisi olursa? Doğru mu Yanlış mı? Aman allahım napsam ki çok ağladı???" gelgitleri yaşadıkça çocuk daha çok deliriyordu.

Hele ki babası kıyamayıp "yeter çok ağlattık" diye gidip kucağına aldığında yani benden farklı davranışlar sergilediğinde hepten başa alıyorduk süreci..

Ersinle de konuştum. dedimki tavrımız net olmalı. Sağolsun he dedi :)

Bayan Klara'nın da desteği çok oldu. Hayırımız hayır olsun dedik. o da aynı tavrı sergiledi ben yokken.

Ve sonunda zafer benim.

Hala inanamamıştım çocuğumun akşamları yatağına yatırdığımda uyuduğuna -ki haftasında patlak verdi..! Bu sefer biz her akşam nöbetleşe odasında oturmaya başladık..

15-20 dk kadar süre müziğini açıp odasında o uyuyuncaya kadar oturuyor telefondan maillerime falan bakıyordum.. Orada olduğumuzu bildiği için huzurla uykuya dalıyordu.


Bu tam 3 ay böyle sürdü. Yılbaşı gecesi ateşlendi. Çok nazlandı. Ve ben kucağımda uyutmak gibi bir hata yaptım. evet yaptım valla.. :( tamam vurmayın.. İnsanoğluyuz yaşaya yaşaya öğreniyoruz işte.. :(

Şimdi copy-paste yapmakla uğraştırmayın beni yukarda bahsettiğim süreci en başından tekrar yaşamaya başladık. Ha gayret hayal! Bu hata senin buyur uğraş..

Neyseki bu sefer o kadar uzun sürmedi.. 1 ay sonra eski düzene döndük.

Daha sonra da kendi kendine biz orada yokken uyumaya başlama evresi vardı tam 1 yaş civarı.. Yine ağlama nöbetleri ve istikrarlı bir tavır ile bu süreci de atlattık.


Şimdi genelde akşam 8,30 - 9.00 gibi yatırmaya çalışıyorum.

Bazen uslu uslu yatıyor. Bazen cıngar çıkarıyor. Ama yine de yatıyor.

Demem o ki bu bir bilgisayar programı değil. Belli başlı kuralları yok. Belli başlı davranış ve sabır düzeni var evet ama hiç kimsenin çocuğunun karakteri, enerjisi sizinkiyle aynı olmayabilir. Hiç kimsenin çözümü sizinkiyle uymayabilir. Her çocuğun kendi düzeni kendi karakteri var.
Burada iş yine anneye düşüyor. Çocuğunuzu en iyi siz tanırsınız.. Bunu unutmayın.. Zaten verilen güdüler bizi yönlendiriyor.. hep buna inanmışımdır.

Siz de inanın. En çok kendinize ;) kıpss

öperim

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Orijinal Damla Çikolatalı Yumuş Kurabiye Nam-ı Diğer: Chewy Gum Chocolate Chip Cookies!

Doğal Doğum Şeysi..

Tonalin CLA ve L-Carnitin Kullanımı ile Kilo Verme / Zayıflama