Nereden başlayacağımı bilemedim. Bir sene önce bugün seni kucağıma verdiklerinde ağzımdan çıkan ilk şey: “Şaka mı bu?” olmuştu. Benden bu kadar güzel bir şey çıkabileceğine inanmamıştım. Yaptığım hiçbişeyi beğenmediğimden olsa gerek. Ama unuttuğum bir şey vardı: Baban. Kusur bulamadıkça başına ekşidiğim adam :) hatalarımı örtmede ona rakip çıktın. Aslında bu şekilde daha çok sen beni eğittin. Anne yaptın. Dünyanın en güzel bebeği değildin belki ama dünyanın en güzel hissini yaşattın bana. Şu bir yılda, 30 yılda öğrenemediklerimi öğrendim seninle: karşılıksız sevgiyi, beklentisiz olmayı, herşeye açık olmayı, kusurlara çok takılmamayı, yemeğimi paylaşmayı :) , olmayan her şeyde bir hayır olduğunu, hemen olumsuz düşünmemeyi, umutlu olmayı ve herşeyden önce “sabır”ı.. Mesela yorgunluktan/hastalıktan yıkıldığım bir anda “şu hediye gelen oyuncağı da kuralım da yüzündeki mutluluğu görüp öyle yatayım” demeyi… Hem her şey doğal olsun istedim, hem disiplin uğruna biraz ...